Hazır | Konular | Kitaplar

Edebiyat Dönem Ödevi: Dini-Tasavvufi Türk Edebiyatı (Tekke Edebiyatı)

Dini tasavvufi Halk Edebiyatı (Tekke Edebiyatı)




Dinî-Tasavvufî Türk edebiyatı'nın hangi grup Edebiyata ait olduğunu bilmeliyiz. Bu yüzden de, Edebiyatımızın bölümlerini görmek doğru olacaktır.

TÜRK EDEBİYATI 3 BÖLÜMDÜR.

1.İSLAMİYET ÖNCESİ T.E

2.İSLAMİ DEVİR T.E.

3.BATI ETKİSİNDE GELİŞEN T.E

İSLAMİ DEVİR Türk Edebiyatı ise, 2 bölüme ayrılır.

1.Klasik Türk Edebiyatı (Divan Edebiyatı)

2.Türk Halk Edebiyatı

Türk Halk Edebiyatı'da 3 bölümdür.

a-Dini tasavvufi Halk Edebiyatı (Tekke Edebiyatı)

b-Aşık Tarzı Halk Edebiyatı

c-Anonim Halk Edebiyatı



Dini tasavvufi Halk Edebiyatı (Tekke Edebiyatı)

Dinî-Tasavvufî Türk edebiyatı İslâmiyet'in ve Tasavvufun etkisiyle ortaya çıkmıştır. İslâmiyet'in kökleşip yayılmasında büyük etkisi olan tasavvuf, zamanla edebî eserlerde de işlenmiş, din ve tasavvuf, edebiyat aracılığıyla yayılmaya çalışılmıştır. Dinî-Tasavvufî Türk edebiyatına Tekke edebiyatı da denir. Dinî-Tasavvufî Türk edebiyatında asıl olan sanat yapmak değil, dinî-tasavvufi düşünceyi yaymaktır. Tekke şairlerinin çoğu tarikatlarda yetişmiş şeyh ve dervişlerdir. Tekke şiiri, halk şiirinden de divan şiirinden de nazım şekilleri almıştır.


En belirgin özellikleri şunlardır:

1) Kurucusu 12. yüzyılda Doğu Türkistan'da yetişen Hoca Ahmet Yesevi'dir.
2) Tekke Edebiyatı, Anadolu'ya 13. y.y.'dan itibaren gelişmiştir.
3) Bu edebiyat şairleri tarikat merkezi olan tekkelerde yetişmiştir.
4) Nazım birimi genellikle dörtlüktür.
5) Hem aruz hem hece vezni kullanılmıştır.
6) Şiirlerin çoğu ezgilidir.
7) Allah, insan, felsefe, doğruluk, ibadet gibi konular işlenmiştir.
8) İlahi, nefes, nutuk, devriye, şathiye, deme gibi nazım şekilleri kullanılmıştır.
9) Dili Aşık Edebiyatı'na göre ağır, Divan Edebiyatı'na göre sadedir.
10) Aşık, maşuk, şarap, saki gibi mazmunlara yer verilmiştir.


Yüzyıllara göre Tekke Edebiyatını en önemli temsilcileri şunlardır:

12.yy.: Hoca Ahmet Yesevi
13.yy.: Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli
14.yy.: Kaygusuz Abdal
15.yy.: Hacı Bayram-ı Veli, Eşrefoğlu Rumi
16.yy.: Pir Sultan Abdal
17.yy.: Niyaz-ı Mısrî, Sinân-ı Ümmî, Hüdâi
18.yy.: Sezai
19.yy.: Kuddusi, Turâbi




TEKKE EDEBİYATI NAZIM TÜRLERİ/BİÇİMLERİ

Tekke şiirinde görülen ve dinsel içerikli konuları işleyen ilahi, nefes, deme, sathiye ... gibi ürünler nazım biçimi değil, birer nazım türüdür. Çünkü bunlar da koşma tipi nazım biçimiyle ve hece ölçüsünün genellikle 7, 8 ve 11'li kalıplanyla söylenir. Söz konusu türlerde dörtlük sayısı genellikle 3-7 dir. İlahi, nefes ve demeler, bestelenerek söylenir.



İlahi

Herhangi bir tarikatın izini taşımaksızın Allah'ı öven şiirlere denir. Daima özel bir ezgi ile söylenir.
Divan şiirindeki tevhit ve münacaatın Halk edebiyatındaki karşılığıdır. En ünlü şairi Yunus Emre'dir.
Değişik tarikatlara göre "deme, nefes, âyin" gibi adlar alır. Şekil olarak Koşma biçimindedir. Yani dörtlüklerden oluşur. Son dörtlükte şairin adı veya mahlası geçer. Genelde 7'li hece ölçüsü kullanılır. Bazı ilahilerde aruz vezni kullanılmıştır. Aruz vezninin kullanıldığı ilahiler gazel şeklindedir.



Nefes

Bektaşî şairlerinin yazdıkları tasavvufî şiirlerdir.
Nefeslerde genellikle tasavvuftaki vahdet-i vücut (varlığı birliği) kavramı anlatılır. Bunun yanı sıra Hz. Muhammet ve Hz: Ali için övgüler de söylenir.
Nefeslerde kalenderane ve alaycı bir üslûp göze çarpar.
Edebiyatımızda Pir Sultan Abdal nefesleriyle ünlüdür.



Deme

Alevi-Bektaşi tarikatından tasavvuf şiirlerinin tarikatlarını ve hareketleriyle ilgili temaları işleyen, sorunlarını konu edinen şiirlerine "deme" adı verilir. Genellikle 8'li hece ölçüsüyle yazılan demeler saz eşliğinde kendine özgü bir makamla söylenir.



Nutuk

Tekke Edebiyatı'nda Pirlerin ve mürşitlerin, tarikata yeni giren müridleri bilgilendirmek tarikat derecelerini ve tarikat adabını öğretmek amacıyla söylenen didaktik şiirlerdir.



Devriye

Evrendeki canlı cansız her şey Allah'tan gelmiştir, yine Allah'a dönecektir. Bu felsefeyi yansıtan şiirlere Tekke edebiyatında devriye denilmiştir.



Şathiye

Dini ve tasavvufi halk şiirinde genel olarak mizahi manzumelere şathiye adı verilir. Tasavvufi konuları işleyenleri şathiyat-ı sûfiyâne adını alırlar. İnançlardan alaylı bir dille söz eder gibi yazılan şiirlerdir. Görünüşte saçma sanılan bu sözlerin, yorumlandığında tasavvufla ilgili türlü kavramlara değindiği anlaşılır. Bu tür şiirlere genellikle Bektaşi şairlerinde rastlanır. Medrese hocalarına göre bu şathiyeler küfür sayılır. Bu türün en tanınmış şairi Kaygusuz Abdal'dır.

"dini-tasavvufi edebiyat, Dini-Tasavvufi Türk Edebiyatı, halk edebiyatı, tekke edebiyatı" konuları anlatıldı.


5 yorum

ÖDEV

HİÇ İŞİME YARAMADII :D

23.03.2012 - Ziyaretci

ÖDEV

HİÇ İŞİME YARAMADII :D

23.03.2012 - Ziyaretci

neden işine yaramadı?hangi

neden işine yaramadı?

hangi yönlrini arıyorsun

23.03.2012 - hasan

ödev

lanet olsun sizin geniş kapsamlı yargınız bumu yani daha az yassaydınız veya kaldırsaydınızda insanları uğraştırmasaydınız

03.12.2012 - Ziyaretci

hiç işime yaramadı lanet

hiç işime yaramadı lanet olsun .d.d.d

30.03.2013 - Ziyaretci