Hazır | Konular | Kitaplar

TEOG Sistemi Türkçe Merkezi Yazılı Deneme Soruları

TEOG Sistemi Türkçe Merkezi Yazılı Deneme Soruları

Güncel Türkçe Yazılısı - Test

1. "Yok" sözcüğünü "olmayan, bulunmayan şey" anlamında kullanmak isteyen bir öğrencinin aşağıdaki cümlelerden hangisini kurması beklenir?

A) Doktorun söylediklerini duydun; artık yorulmak yok.
B) Olanları herkes duymuş, benim hâlâ bir şeyden haberim yok.
C) Nereye gittiğimi sorarlarsa söyle; yok sormadılar, söyleme.
D) Yok duymamış, yok orada değilmiş; hepsi bahane.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kaygılanma sebebiyle yapılan bir eylem söz konusudur?

A) Arkadaşını iş yerinde bulamayınca küçük bir not yazarak masasına bıraktı.
B) Arkadaşlarını desteklemediği için sert tepki gördü.
C) Senden haber alamayınca biz de vazgeçtiğini düşündük.
D) Söz verdiği saatte evde olmayınca herkes yollara düştü.

3. Yurt sevgisi yanında, özellikle artık tükenmekte olan geleneksel hayatımıza dair unsurları da tanıma tutkusu sardı içimi. Doğrusu ne Amerika'yı, ne Japonya'yı, ne de Uzak Doğu'yu merak ederim..................Turistik hâle gelmemiş, turizme açılarak doğallığından uzaklaşmamış köşeleri, beldeleri dolaşmayı hayal ederim.

Paragrafta boş bırakılan yere aşağıdaki cümlelerden hangisi getirilirse anlam bütünlüğü bozulur?

A) Bir seyahat imkânı çıksa, yurdumun en uzak yerlerine gitmek isterim.
B) Anadolu'nun evlerini, köylerini, kasabalarını, ağaçlarını, çiçeklerini görmek isterim.
C) Kaz dağlarına, Karadeniz yaylalarına, Gesi Bağları'na yolum düşsün isterim.
D) Dünya turizmine açılmayı bekleyen yeni yerler keşfetmek isterim.

4. Hangi seçenekte “örnek” sözcüğünün verilen anlamı ile cümlede kullanılan anlamı birbirine uygun değildir?
A) Bir bütünün niteliğini anlamak için alınan küçük parça: Kumaş örneklerini inceleyip sonra karar verdi.
B) Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen varlık: Çocuklarına örnek olmak için kendi de kitap okuyordu.
C) Durum ve niteliği benimsenmeye değer kimse veya şey: Dürüstlük konusunda o, bizim için eşsiz bir örnektir.
D) Bir şeyin benzeri, tıpkısı: Bu yapının bir örneği daha yoktur.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı vardır?
A) Bu uğurda bütün zorlukları göze alarak bu işe giriştik.
B) Birkaç defa hatırlatmama rağmen isteklerimi yerine getirmedi.
C) Böyle bir durum da yapmanız gereken hemen yetkili birine haber vermektir.
D) Madem gelmeyecektin, niçin bize vaktinde haber vermedin?

6. Çoğumuz suçu başkalarına yükleyip kendimizi temize çıkarmakta ustayızdır. Ancak ortada bir suç varsa sorumluluk da ortaktır. Her toplumda, yalnız kendisini düşünen, başkalarının hakkına saygı duymayanlar vardır. Bunlar toplumun düzenini bozarlar. Fakat.........
Paragrafın sonu aşağıdakilerden hangisi ile tamamlanırsa belirtilen sorunun çözümsüz olmadığı anlamı çıkar?
A) sorumluluk bilinci ne kadar yaygınlaştırılırsa bu tür insanlar da o derece azalır.
B) başkalarına saygı duymayan insanların kendilerine de saygı duymayacağı bilinmelidir.
C) çoğu insan toplum kurallarını bilmemekte, bilse de uygulamamaktadır.
D) bu tür kişilerin sayıca az olmaları ümit vericidir.

7. Aşağıdakilerden hangisinde "sebep - sonuç'' ilişkisi vardır?
A) Uğraşma boşuna, şiir yazamazsın Bu kadar maviyken gökyüzü
B) Gökyüzünün maviliğine akarak Savruldu sonsuza ışık hızım
C) Çiçek açmayı deniyordu Bahçemizde erik ağacı
D) Kimi gün tarifsiz bir heyecan duyarsın Martıların çığlık çığlığa bağırışında

8. I. Bir süredir hastaydım; ama şimdi gayet iyiyim.
II. İsterseniz biraz daha bekleyin, müdür şimdi gelir.
III. Otobüs şimdi geçti, diğeri ne zaman gelir bilmiyorum.
IV. Ben görevimi yerine getirdim, şimdi onlar gereğini düşünsünler.
“Şimdi'' sözcüğü yukarıdaki cümlelerde kaç değişik anlamda kullanılmıştır?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4

9. Beğenilerin sürekli değiştiği dünyamızda edebiyat da bu durumdan nasibini almıştır. Nice yazarlar vardır ki sağlık-larında çok okunmuşlar, sonradan unutulup gitmişlerdir. Bedenlerinin ölümü, kitaplarının da ölümü olmuştur. Edebiyat tarihindeki işlevlerini yerine getirmiş yazarlar bugün tozlu raflarda beklemektedir. Onun için denilebilir ki edebiyat bir modadır. Kimin yarına kalacağını kestirmek güçtür.
Paragraftaki gibi düşünen birinin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez?
A) Her zamanın, her devrin ayrı bir edebiyatı olduğundan söz edilebilir.
B) Herkesin anlayabileceği bir dille yazılan eserler her dönemde okunur.
C) İnsanlar, kendilerine kitap seçerken içinde bulundukları zamanın tercihlerini de göz önünde tutarlar.
D) Sosyal hayatta görülen değişiklikler edebiyata da yansır.

10. "Bizi sıradan bir filme götürdü." cümlesine altı çizili sözcüğün kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Etrafındaki insanlara aldırış etmeden yürüyordu sokaklarda.
B) Bugün de yaşadığımız alelade sonbahar günlerinden biriydi.
C) Çok kötü bir anlatımının olması, bu kitabın anlaşılmasını engelliyordu.
D) Bütün arkadaşları tarafından sevilen ve takdir edilen birisiydi.

11. Bir roman kahramanının inandırıcılığı, öncelikle içinde bulunduğu ortamla birlikte yansıtılmasına bağlıdır.
Aşağıdakilerden hangisi anlam bakımından bu cümleye en yakındır?
A) Yaşadığı çevreden bağımsız gösterilen bir kahraman, gerçekçi bulunmayacaktır.
B) Gerçekçi bir roman, kahramanları aracılığıyla çevremizdeki insanları tanımamıza yardımcı olur,
C) Bazı romanlarda kahramanlar gerçek hayattan seçilmiştir, hayalî değildir.
D) Bir roman kahramanının inandırıcılığını belirlemek için herkesçe kabul edilen bazı ölçütler vardır.

12. Zeliha, Berna, Sinem ve Nigar; içinde "meydan" sözcüğünün geçtiği değişik cümleler bulmaya çalışarak hem aralarında eğleniyorlar hem de bu sözcüğün değişik anlamlarını öğreniyorlardı. İlk cümleyi Zeliha buldu: "Açıklamaya gerek yoktu, gerçekler gün gibi meydandaydı." Zeliha'nın ardından Sinem: "Şehrin en büyük meydanındaki açılışa pek çok devlet adamı katıldı." dedi. Berna: "Bayram dolayısıyla bütün sokaklar, meydanlar asker doluydu." dedi. Nigar ise son olarak: "Evdeki herkese çok güvenir, paralarını meydanda bırakırdı." dedi.
Buna göre öğrencilerden hangi ikisi "meydan" sözcüğünü aynı anlamda kullanmıştır?
A) Zeliha - Sinem B) Zeliha - Berna
C) Berna - Nigar D) Berna - Sinem

13. Bir konser sırasında ünlü kemancı Fritz Kreisler'in bir hayranı ona doğru koşarak coşkuyla: 'Sizin kadar güzel çalabilmek için bütün hayatımı verirdim." der.
Kreisler, cevap verir: "Ben verdim." Yukarıda anlatılanlara göre ünlü kemancının verdiği cevapla asıl anlatmak istediği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bazen insan ne kadar uğraşsa da düşlediği başarıya kavuşamaz.
B) Başarı, çalışma ve girdiği yolda tutunmakla elde edilir.
C) Başarıyı istemek yetmez, o bizden ne istiyorsa onu yapmak gerekir,
D) insanın hayatında son nokta diye bir şey yoktur.

14. "Doğa, ancak bakmasını bilene kendini gösterir.
Cümlesinde anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Doğayı sevmek, her şeyden önce onu korumak demektir.
B) Doğanın sadece güzelliklerini değil; felâketlerini, yıkımlarını da görmek gerekir.
C) Doğanın güzelliğini görmek, ona bilinçli bakmakla mümkündür.
D) Çevre temizliği sağlanabildiği ölçüde doğayla barışık yaşanır.

15. Öğrencilerin sınav kâğıtlarını okuyorum. Çoğunda bir yığın bilgi var; fakat konu ile ilgisi yok ve karmakarışık. Kompozisyon işte bunların zıddı bir şeydir. Çeşitli konularda bir yığın bilgiye sahip olmak yeterli değildir. Öğrenci, herhangi bir konuda gerekli ile gereksizi seçebilmeyi, düşüncelerini bir sıraya koymayı öğrenmelidir. Paragraftaki düşünceleri dile getiren öğretmene göre kompozisyon nasıl olmalıdır?
A) Düşünceler ve işe yarar bilgiler düzenli bir şekilde kaleme alınmalıdır.
B) Kompozisyonda kişisel düşüncelerden çok, kanıtlanmış bilgiler kullanılmalıdır.
C) Konu hakkındaki gerekli veya gereksiz bütün bilgiler toplanmalı ve yazıya geçirilmelidir.
D) Kompozisyon, hazır bilgilerden çok kişisel düşünceleri dile getirmelidir.

16. I. Büyüyünce ne olmak istiyorsun?
II. Ne zaman benimle görüşeceksiniz?
III. Geleceğinizi bana niçin haber vermediniz-'
IV. Sizce hangi okulu seçersem daha iyi olur? Yukarıdaki cümlelerin hangilerinde soru sözcükleri türce özdeştir?
A) I - II B) II- III C) III - IV D) I - IV

17. "Konuyla ilgili düşüncelerimi zaman zaman sizlere anlatmaya çalıştım." cümlesinde ikileme hangi amaçla kullanılmıştır?
A) Anlatılanların önemli olduğunu belirtmek için
B) Sürekli olarak aynı şeyin yapıldığını belirtmek için
C) Zaman içinde anlatılanların değiştiğini belirtmek için
D) Eylemin ara sıra tekrarlandığını belirtmek için

18. Kitaplara ne zaman yaklaşsanız uyanık olduklarını görürsünüz.
Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleyle örtüşmektedir?
A) ihtiyaç duyduğumuz her zaman, kitaplardan istediğimiz bilgiyi edinebiliriz.
B) Kitaplar, insanların en çok başvurdukları bilgi kaynaklarıdır.
C) Bir insanın en iyi dostları, onu terk etmeyen kitaplarıdır.
D) Biz açmadığımız sürece hiçbir kitap bize içini dökemez.

19. (I) Bu öğrenciyi uzun zamandır tanıyorduk, başarılarını ve terbiyeli davranışlarını hepimiz beğeniyorduk. (II) Sonra ne olduysa o sevilen öğrenci gitti, yerine bambaşka bir insan geldi. (III) Bir anda notları düştü, arkadaşlarıyla ilişkileri bozuldu. (IV) Ama biz, ne olursa olsun, onu değiştirip eski hâline kavuşturacaktık. Yukarıdaki parçada geçen numaralan-dırılmış cümlelerin hangisinde "kararlılık" söz konusudur?
A) I B) II C) III D) IV

20. Nasrettin Hoca, yüzyıllar boyunca, Türk halkının zenginleştirdiği fıkraları ile ulusal Türk zekâsının, Türk espri sanatının en kudretli üstadı olmuştur. Şöhreti bütün dünyaya yayılmış, fıkraları bütün dünya dillerine çevrilmiştir. Kuvvetli hayal gücü, insanları ve olayları yansıtırken güldürdüğü kadar düşündüren fıkraları, her sınıftan halkı etkileyecek güçtedir. Yüzyıllar boyunca, halkımızın beğendiği her fıkranın, onun gerçek fıkralarına eklenmesiyle Nasrettin Hoca, Türk halkının ortak varlığı olmuştur.
Paragrafta Nasrettin Hoca ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Türk halkının mizahî zekâsını yansıtan en büyük ustalardan biri olduğuna
B) Her kesimden insana hitap eden evrensel bir kahraman olduğuna
C) Fıkraları ile Türk dilinin yaygınlaşmasına büyük katkı sağladığına
D) Fıkralarının sadece güldüren değil, aynı zamanda düşündüren bir hayal gücünün ürünü olduğuna

21. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "onun" sözcüğünün çıkarılması anlam belirsizliğine sebep olmaz?
A) Onun çalışmalarını kendimize örnek almalıyız.
B) Onun sözlerinde doğruluk payı olduğunu kabul ediyorum.
C) Onun beklentilerine cevap vermemiz oldukça zor.
D) Onun beklemesine gerek olmadığını söyleyin.

22. Varlığın veya kavramın kime, neye ait olduğunu belirten eklere ''iyelik eki" denir.
Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde iyelik eki almış bir sözcük yoktur?
A) Okulda düzenlenen yarışmaya veliler de izleyici olarak katıldı.
B) Önceden haberim olsaydı ben de sizinle oraya gelirdim.
C) Sözünü esirgemeden söyler, kimseden çekinmezdi.
D) Anlattıkları, herkes tarafından gayet net anlaşılmıştı.

23. (I) Resim yapma tutkusu, ona resmin kapılarını açarken bir yandan da düşüncenin kapılarını aralamıştır. (II) Resimleri bir anlamda düşüncelerinin dili olmuştur. (III) Elli yıl boyunca yorulmayan, yılmayan, titiz kişiliğiyle oluşturduğu resimler, düşüncelerine ayna tutmuştur. (IV) Onun resimlerinde Anadolu insanının yaşamı geniş şekilde yer almıştır. (V) O, bu aynayı her zaman olağanüstü çabayla en iyi şekilde kullanmıştır. Paragrafta anlatımın akışını bozan cümle aşağıdakilerden hangisidir?
A) II B) III C) IV D) V

24. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcüğün türü diğerlerinden farklıdır?

A) Bunların bazılarını, daha sonra ilgilenmek üzere bir kenara bıraktık.
B) Herkes, istediği gibi davranırsa toplumda düzen olmaz.
C) Birkaç kişi itiraz ettiği için geziyi ertelemek zorunda kaldık.
D) Gelenlerin hiçbiri niçin oraya çağrıldığını bilmiyordu.

25. Hata yapmaktan ne kadar da korkarız. "Yanlış bir şey söylerim." diye çoğu zaman fikrimizi kendimize saklarız. "Komik olabilirim." kaygısıyla içimizin gittiği nelerden vazgeçeriz. Hata yapma korkusuyla öne çıkma olanağını geri çevirir; arkalarda, ortalarda bir yerde dururuz. Giyim kuşamımızda, saçımız başımızda istediğimiz değişiklikleri yapamaz, alışılmışın içinde yuvarlanıp gideriz.

Aşağıdaki yargılardan hangisi paragrafın vermek istediği iletiyle (mesajla) çelişmektedir?

A) insanoğlu hata yapmama uğruna birçok şeyden vazgeçer.
B) Amacımız çok iş yapmak değil, bir işi hatasız yapmak olmalıdır.
C) Yeni bir şeyler üretmeyenler, hata yapma hakkını kullanmaya cesaret edemeyenlerdir.
D) Yazı yazmayı, defterler dolusu yanlış çizgiler çizerek öğrendik.

1-c 2-d 3-d 4-b 5-c 6-a 7-a 8-c 9-b 10-b 11-a 12-d 13-c 14-c 15-a 16-b 17-d 18-a 19-d 20-c 21-b 22-a 23-c 24-c 25-b
Türkçe-Edebiyat