Hazır | Konular | Kitaplar

Osmanlı'da Toplum

Osmanlı'da Toplum

Osmanlılarda Toplum

Toplum yaşantısında İslami Planlar öndeydi. Devletin düzenleyicisi şeriattır.

Şeriatın kurucusu halifelik ve hükümdarlıktır.Ordunun beslenmesi için kaynak gerekir.

Bu kaynağı sağlayabilmek için bolluk ve huzur içinde yaşayan halka sahip olunmalıdır.

Halkın bolluk ve huzur içinde yaşaması adaletle yönetilmesine bağlıdır.

Osmanlı Devletinde toplum Askeri Sınıf ve Reaya olarak ikiye ayrılırdı.

Bu sınıflar Askeri ve Reaya idir.Askeri yönetenleri, Reaya ise de yönetilen halkı oluşturuyordu.

Askeri Sınıf

Askeri sınıf devlet için çalışan kimselerdi. Bu sınıfa mensup kişiler vergi vermezdi.Kendi arasında sınıflara ayrılırdı bunlar ;

Seyfiye
Arapçadan gelme seyf kelimesinden türemiştir ve kılıç anlamına gelir.

Temeli kapıkulu ve tımar sistemine dayanırdı. Görevleri ise halkı refah ve adalet içinde yönetmekti.

Yaptıkları hizmet karşılığında devletten toprak alırlardı.

Bu gruba dahil olanlar; Kapıkulu askerleri, tımarlı sipahiler, azaplar, subaşılar, beylerbeyleri, vezirler…
Diğer isimleri ise; Ehl-i örf, Ehl-iseyf, ümera

İlmiye

Askeri sınıfın ikinci kısmıdır. Bu bölüme mensup olan kişiler adalet ve eğitim işleriyle uğraşırlardı.

İslam dininin esaslarını yerine uyarlar ve ona göre yönetim işlerini üstlenirlerdi.

Bu bölümeden olan kişiler noterlik, yargıçlık, mahalli yönetim, kadılık, tıp uzmanları, müderris, imam, müezzin eğitim elemanlığı gibi işleri yaparlardı.

.Bu sınıf şuan ki üniversite statüsünde olan medreselerde yetişirlerdi. Bu sınıfa mensup olmak için arapça bilmek şarttı.

Bu sınıfı divanda Şeyhülislam temsil ederdi.

Bu sınıfın diğer adı; ehl-i şer

Kalemiye
Askeri sınıfın son mensubudur ve sınıfdaki kişiler devlet kalemlerinde çalışan memurlardan oluşurdu. Devletin üst sınıf bürokratlarını bu sınıftakiler oluştururdu.

2- Reaya
Bu sınıfındaki kişiler günlük yaşamada yönetimle alakası olmayan kişilerden oluşuyordu ve Askeri sınıf tarafında yönetiliyordu. Özellikleri ise;
* Devlete vergi veriyorlar
* Yönetimde hakları yok
* Geçimini tarım, hayvancılık, ticaret, sanayi ile sağlıyorlardı.
Yerleşim bakımında Osmanlı Devleti yönetimde olduğu gibi Köylüler ve Şehirliler diye sınıflara ayrılıyorlardı.

Şehirliler
Osmanlıda Şehirler önemli bir yer tutuyordu. Siyasi, askeri bütün işler buralarda yapılırdı. Şehirlerin nüfusu 8-10 binin altındaydı ama İstanbul’un nüfusu, 700 bin kişi ile Avrupa’nın en büyük şehri idi. Şehirde yaşan halklarda kendi aralarında 4 sınıfa ayrılırdı bunlar,
* Askeriler
* Tacirler
* Esnaf
* Diğerleri…

Askeriler
Bu sınıfa mensup olan kişiler yönetimde rol oynarlardı.Bunlar, beylerbeyi, sancakbeyi, subaşı, defterdar…
Tacirler
Osmanlı Devleti ticaret yolları üzerinde olduğunda tacirlikde gelişmiştir.En önemli yerleri ise İstanbul, Trabzon, Kahire, İskenderiye, Şam, Selanik…

Esnaflar
Şehir halkının büyük bir kısımını oluşturuyorlardı.Hammaddeyi işlerler ve ürettikleri malları satarlardı.

Günümüzde olduğu gibi çırak, usta, kalfa gibi kendi aralarında sınıfları vardı.İşe çıraklıkdan başlanır sonra kalfa, usta , şeyh, nakip, duacı, çavuş, yiğitbaşı, ve kethüdalığa kadar yükselinebilirdi. Üst seviyedekiler alt seviyede olanları denetim altında tutarlardı.

Diğer Gruplar
Diğer gruplar ise işsizler, göçebeler, seyyar satıcılar ve günümüzdeki ipsiz sapsız kimsele yer alıyordu.

Köylüler
Osmanlı Toplumunun büyük bir kısımı köylerde yaşıyorlardı.Köyde yaşayan halka devletin verdiği raaiyyet çiftliği vardı.Köylüler bu toprakları eker biçer ve karşılığında sipahiye vergi öderlerdi.Bu toprağı devremezlerdi.Bunun dışında Tımar Sistemi ile üretim sağlanırdı.