Sultan 2. Abdülhamit Han Hz.nin Ruhaniyetinden İstimdat
Sultan 2. Abdülhamit Han Hz.nin Ruhaniyetinden İstimdat
Osmanlı'yı yıkmak için içten çalışan ve dışardan destek alan hainlerin, emelleri nihayetinde gerçekleşir.
Bu hainlere zamanında bir çok cahil de hainlerin emellerini bilmeden ya da bilmezden gelerek destek vermişlerdir.
İşte bu destekçilerden biri de Feylesof Rıza Tevfik namıyla meşhur olan Rıza Tevfik BÖLÜKBAŞI
dır.
Sonradan Osmanlı ve islam vatanı elden gidip te peşinden çoğu kaptırılarak kalan küçücük topraklarda da laik cumhuriyet gelince ve baskının âlâsını yaşayınca kendinden utanmış ve bu şiiri yazmak zorunda kalmıştır.
Sultan 2. Abdülhamit Han Hz.nin Ruhundan
İstimdat
Nerdesin şevketlim, sultan hamid han?
Feryâdım varır mı bârigâhına?
Ölüm uykusundan bir lâhza uyan,
Şu nankör milletin bak günâhına.
Tahkire yeltenen tac-ü tahtını,
Denedi bu millet kara bahtını;
Sınad-ı sillenin nerm ve sahtını,
Rahmet et sultanım suz-i âhına.
Târihler ismini andığı zaman,
Sana hak verecek, ey koca sultan;
Bizdik utanmadan iftira atan,
Asrın en siyâsî padişâhına.
"Pâdişah hem zâlim, hem deli' dedik,
İhtilâle kıyam etmeli dedik;
Şeytan ne dediyse, biz 'belî' dedik;
Çalıştık fitnenin intibahına.
Dîvâne sen değil, meğer bizmişiz,
Bir çürük ipliğe hülyâ dizmişiz.
Sade deli değil, edepsizmişiz.
Tükürdük atalar kıblegâhına.
Sonra cinsi bozuk, ahlâkı fena,
Bir sürü türedi, girdi meydana.
Nerden çıktı bunca veled-i zinâ?
Yuh olsun bunların ham ervâhına!
Bunlar halkı didik didik ettiler,
Katliâma kadar sürüp gittiler.
Saçak öpmeyenler, secde ettiler.
Bir asi zabitin pis külâhına.
Bugün varsa yoksa ..............,
Şöhretinde herkes fuzuli dellal;
Âlem-i mânâ'dan bak da ibret al,
Uğursuz taliin şu gümrâhına.
Haddi yok, açlıkla derde girenin,
Sehpâ-yı kazâya boyun verenin.
Lânetle anılan cebâbirenin
Bu, rahmet okuttu en küstâhına.
Çok kişiye şimdi vatan mezardır,
Herkesin belâdan nasîbi vardır,
Selâmetle eren pek bahtiyardır,
Bu şeb-i yeldânın şen sabahına.
Milliyet dâvâsı fıska büründü,
Ridâ-yı diyânet yerde süründü,
Türkün ruhu zorla âsi göründü,
Hem peygamberine, hem Allâh'ına.
Sen hafiyelerle dem sürdün ancak,
Bunlar her tarafa kurdu salıncak;
Eli,yüzü kanlı bir sürü alçak,
Kemend attı dehrin mihr-u mahına.
Bu itler nedense bana salmadı,
Bahalıydı başım kimse almadı,
Seyrandan başkaca iş de kalmadı;
Gurbet ellerinin bu seyyahına.
Hoş oldu cilvesi Cumhuriyetin,
Tadı kalmamıştı Meşrutiyetin,
Deccal'a dil çalan böyle milletin,
Bundan başka çare yok ıslahına.
Lâkin sen sultânım gavs-ı ekbersin
Âhiretten bile himmet eylersin,
Çok çekti şu millet murada ersin
Şefâat kıl şâhım mededhâhına.
Rıza Tevfik BÖLÜKBAŞI
Osmanlı'yı yıkmak için içten çalışan ve dışardan destek alan hainlerin, emelleri nihayetinde gerçekleşir.
Bu hainlere zamanında bir çok cahil de hainlerin emellerini bilmeden ya da bilmezden gelerek destek vermişlerdir.
İşte bu destekçilerden biri de Feylesof Rıza Tevfik namıyla meşhur olan Rıza Tevfik BÖLÜKBAŞI
dır.
Sonradan Osmanlı ve islam vatanı elden gidip te peşinden çoğu kaptırılarak kalan küçücük topraklarda da laik cumhuriyet gelince ve baskının âlâsını yaşayınca kendinden utanmış ve bu şiiri yazmak zorunda kalmıştır.
Sultan 2. Abdülhamit Han Hz.nin Ruhundan
İstimdat
Nerdesin şevketlim, sultan hamid han?
Feryâdım varır mı bârigâhına?
Ölüm uykusundan bir lâhza uyan,
Şu nankör milletin bak günâhına.
Tahkire yeltenen tac-ü tahtını,
Denedi bu millet kara bahtını;
Sınad-ı sillenin nerm ve sahtını,
Rahmet et sultanım suz-i âhına.
Târihler ismini andığı zaman,
Sana hak verecek, ey koca sultan;
Bizdik utanmadan iftira atan,
Asrın en siyâsî padişâhına.
"Pâdişah hem zâlim, hem deli' dedik,
İhtilâle kıyam etmeli dedik;
Şeytan ne dediyse, biz 'belî' dedik;
Çalıştık fitnenin intibahına.
Dîvâne sen değil, meğer bizmişiz,
Bir çürük ipliğe hülyâ dizmişiz.
Sade deli değil, edepsizmişiz.
Tükürdük atalar kıblegâhına.
Sonra cinsi bozuk, ahlâkı fena,
Bir sürü türedi, girdi meydana.
Nerden çıktı bunca veled-i zinâ?
Yuh olsun bunların ham ervâhına!
Bunlar halkı didik didik ettiler,
Katliâma kadar sürüp gittiler.
Saçak öpmeyenler, secde ettiler.
Bir asi zabitin pis külâhına.
Bugün varsa yoksa ..............,
Şöhretinde herkes fuzuli dellal;
Âlem-i mânâ'dan bak da ibret al,
Uğursuz taliin şu gümrâhına.
Haddi yok, açlıkla derde girenin,
Sehpâ-yı kazâya boyun verenin.
Lânetle anılan cebâbirenin
Bu, rahmet okuttu en küstâhına.
Çok kişiye şimdi vatan mezardır,
Herkesin belâdan nasîbi vardır,
Selâmetle eren pek bahtiyardır,
Bu şeb-i yeldânın şen sabahına.
Milliyet dâvâsı fıska büründü,
Ridâ-yı diyânet yerde süründü,
Türkün ruhu zorla âsi göründü,
Hem peygamberine, hem Allâh'ına.
Sen hafiyelerle dem sürdün ancak,
Bunlar her tarafa kurdu salıncak;
Eli,yüzü kanlı bir sürü alçak,
Kemend attı dehrin mihr-u mahına.
Bu itler nedense bana salmadı,
Bahalıydı başım kimse almadı,
Seyrandan başkaca iş de kalmadı;
Gurbet ellerinin bu seyyahına.
Hoş oldu cilvesi Cumhuriyetin,
Tadı kalmamıştı Meşrutiyetin,
Deccal'a dil çalan böyle milletin,
Bundan başka çare yok ıslahına.
Lâkin sen sultânım gavs-ı ekbersin
Âhiretten bile himmet eylersin,
Çok çekti şu millet murada ersin
Şefâat kıl şâhım mededhâhına.
Rıza Tevfik BÖLÜKBAŞI
Tarihi Konular
- "Çaka Bey" :İlk Türk Denizcisi
- 10 Sınıf Tarih 2. Dönem 2. Yazılı Soruları-Test
- 12 Sınıf Tarih 2. Dönem 2. Yazılı Soruları-Test
- 24 Nisan Tarihi Tamamen Yalandır.
- 9. Sınıf Tarih 2. Dönem 1. Yazılı Soruları- Karma
- Ahmet Cevdet Paşa ve Hayatı
- Alay Beyi Nedir ve Kimlere Denir?
- Ayasofya Çok Mahzun...
- Bilim Tarihi Sahte İsimlerle Dolu...
- Çimpe Kalesi'nin Alınması : Osmanlının Rumeli'ye İlk Geçişi
- Din Eğitimini Yasaklayan Kanun: Tevhid-i Tedrisat
- Diyanetin Türkçe Ezan Utancı
- Dolmabahçe Sarayı Hakkında Temel Bilgiler
- Ecdadımıza Söven "Yalan Tarih" Artık Bıktırdı!
- Elektrikle Aydınlanan İlk Şehir: TARSUS
- Ermenilerin "Soykırım Yalanı"nın Kısaca İçyüzü
- Esrarengiz Piri Reis Haritasının Sırları Çözülemiyor...
- Evliya Çelebi "Seyahatname"sini Neden Yazmış?
- Fatih Sultan Mehmed’in Annesinin Kabri Nerede?
- Fibula Nedir?
- Fransa'da Endülüs Tarafından Fethedilecekti
- İlk Türk İslam Devleti: Karahanlılar Ve Özellikleri
- İslamiyet Öncesi Dönemde Türklerin Kullandığı Başlıca Kelimelerin Manaları
- İslamiyetten Önce Türklerde Devlet Yapısı ve Yönetim Şekilleri
- İstanbul Sadece Osmanlı'nın Değil Suların da Başkentiydi
- İstanbul'da 2 Adet Hırka-i Şerif Var
- Kadeş Antlaşması ve Antlaşmanın Ayrıntıları
- Kadir Mısıroğlu ve Hayatı: Yakın Tarihin Örtülü Yalanlarını Ortaya Çıkaran Müslüman Tarihçi
- Karamanoğlu Mehmet Bey
- Kel Aliço; Üst Üste 27 Yıl Kırkpınar Başpehlivanı