Meslek Seçiminde Hatalı Veli Yönlendirmeleri
Her öğrenci öğrenim sürecinin bir noktasında bir meslek seçmek zorunluluğunu hissedecektir.
işte o gün geldiğinde ya da daha öncesinde velilerin çok dikkatli olması gerekir.
Çocuğun aslında başarılı olamayacağı, sevmeyeceği, istemeyeceği ve benimsemeyeceği dallara zorlamak son derece hatalı olacaktır.
O anki ortamda çocuk kendisine olan güvenin sarsılmasından ya da ailesiyle ters düşmekten çekinerek belki bu durumu reddetmeyecektir ama, ileride bir ömür zorlukalrla geçeye gebe hale gelecektir.
Meslek Seçiminde Bazı Olumsuz Anne ve Baba Tutumları
"Ben olamadım sen olacaksın": Bazı anne ve babalar gerçekleştireme-dikleri kendi özlemlerini ve ideallerini çocuklarının gerçekleştirmesini isterler.
Eğer böyle bir anlayışınız varsa belki kendi hayal kırıklığınızı çocuğunuza da yaşatıyor olabilirsiniz. "Komşunun çocuğu oldu ama...":
Komşularımızın , akrabalarımızın, arkadaşlarımızın çocukları ile bizi çocuğumuzun farklı olduğunu kabul etmeliyiz.
Çocuğumuz akranları ile rekabet edebilir, bu onun yaşantısı ancak biz yetişkinler çevremizle rekabetimizde çocuklarımızı kullanmamalıyız.
Bu rekabet çocuğumuzun kendilik saygısının düşmesine neden olabileceği gibi gerçek yeteneklerini ve kapasitesini ortaya koymasına da engel olabilir.
Komşunun çocuğu ile karşılaştırarak onun daha iyi olmasını beklerken çok daha yıkıcı olabiliriz.
"Bak kardeşin": Dikkatli bir anne - babaysanız çocuklarınızın birbirlerinden ne kadar çok olumlu veya olumsuz etkilendiklerini fark etmişsinizdir.
"Bak kardeşin ..." diye başlayan her cümle onların kıskançlığını kışkırtacak, biri bir süre hep başarılı olurken diğeri sürekli başarısızlığa doğru sürüklenecek, başarısız olan kendisini toplamaya başladığında, başarılı olanın birden başarısının düştüğünü göreceksiniz.
"Ancak senin gibi bir tembel bu alanı seçer...": Çocuğunuzu küçümsemek, değersiz görmek , alay etmenin onun yaşamla mücadelesini zayıflatmanın dışında bir etkisi olmaz.
Sınavda Başarısız Olmazsa Yaşayacağını Bir Ceza Gibi Göstermeyin
Bir düşünür "Hayat, büyük olayları beklerken arada geçen zamandır" demiş. Bu söz-den bir pişmanlık payı çıkartmak da mümkündür.
Hayatı bir süreç gibi değil de, bir du-rum gibi görürseniz, önünüzdeki olayların önemini abartırsınız.
Çocuğunuz istediğiniz - ya da kendi istediği - lisenin veya üniversitenin giriş sınavında başarılı olamazsa, gide-ceği okulu bir ceza gibi göstermeyin.
Çünkü gerçekten kazanamadığı takdirde alacağı eğitim, hayatı açısından - yine de - büyük önem taşır .
Bu eğitimi alabilmesi ve yararlanması ancak okulunu ve eğitimini sevmesiyle mümkündür. "...Eğer kazanamazsan, falan okula gidersin" veya "...Eğer ...fakültesine giremezsen, filan fakülteye girer ancak filan olursun" gibi sözler onun gideceği okulu, yapacağı işi sevmesine olanak bırakmaz. Bu tür yaklaşımlar çocuğun hayatı ve kendisini sevmesini de engeller ve kendine olan güvenini temelden sarsar.
Kendinize "Hayatın Amacının Ne Olduğunu" Sorun
Hayatın amacı kendine yeten bir insan olmak, yaşadığından memnun olmak ve bu memnuniyeti yakın çevredeki insanlarla da paylaşabilmektir.
Sınavda başarılı olmak, diploma sahibi olmak bu temel amaca yönelik araçlardır . "Okumak", "Yükseköğrenim görmek" hayatın seçeneklerinden biridir . Neyse ki, hayatın seçenekleri bu kadar sınırlı değildir.
Eğer amaç para kazanmaksa mutlaka falan okula gitmeden veya filan üniversiteyi bitirmeden de bunu sağlamak mümkündür.
Eğer amaç hayattan alınan zevki artırmaksa, müzik ve sanat bu zevki ve coşkuyu insanlara dolu dolu yaşatabilir.
Bütün bu sebeplerden ötürü hayatı bir tek seçeneğe "falan okulun giriş sınavını kazanmaya" indirgemek konuyu bir "ölüm - kalım" olayı durumuna getirir.
Bu da hem ailenin, hem de çocuğun kaygısını yükseltir, başarısını tehdit eder. Anne - baba olarak görevinizin, çocuğunuza iyi bir eğitim vermek olduğu kadar, ona hayatı sevdirmek ve yaşama sevincini aşılamak olduğunu göz ardı etmeyin.
Asıl Önemli Olanın Birbirinize Bağlılığınız, Sınavınsa Araç Olduğunu Unutmayın
Ders çalışmak ve sınav kazanmak uğruna çocuğunuzla olan yakınlığınızı tehlikeye atmayın. Önündeki sınavda başarılı olsa da, olmasa da önemli olan çocuğunuzla aranızdaki sıcaklığın tehdit edilmemesidir.
Çocuğun sınavda başarılı olması uğruna yapılan mücadele bazen aileyle çocuk arasına soğukluk girmesine ve duygusal açıdan uzaklaşmaya sebep olmaktadır.
Eğer çocuğunuzla ilişkiniz genel olarak iyi ve yumuşak ise, ölçülü miktarda "çalış" uyarısı ve çalışma şartlarının hazır edilmesi biraz sıkıcı gelse de çocuğunuza sorumluluğunu hatırlatacaktır.
Kaç yaşında olursa olsun birçok kişinin çalışmaya başlamak için bu tür bir uyarıcıya ihtiyaç duyduğu bilinir. Ancak çocuğunuzla ilişkiniz iyi gibi gözükse de sık sık sertleşiyorsa, o zaman "çalış" uyarıları aranızdaki gerginliğin dozunu artırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Böylece birbirinize kızmak için özel bir sebebe ihtiyacınız kalmayacak eğitim ve diplomadan daha önemli bir şey, çocuğunuzla aranızdaki sıcaklık bütünüyle kaybolacaktır.
Sizin Değer Verdikleriniz Nelerdir?
Yukarıda anlatılanlardan, çocuğunuza "çalış" demeyin anlamını çıkarmayın. Çocuğunuzun başarısı için maddi - manevi fedakarlık yaptığınız ve gayret gösterdiğiniz doğrudur.
Bunun karşılığını beklemeniz son derece doğaldır. Ancak çocuğunuzun elinden geleni yaptığına inanın. Eğer sonuç istediğiniz gibi olmazsa, çocuğunuzun elinden gelenin bu kadar olduğunu da kabullenin.
Siz sofrada kitap konuşan, güzel sanatlardan söz eden, eğitim düzeyiniz ne olursa olsun kendisini yetiştirmeye çalışan ve okuyan bir insansanız, büyük bir ihtimalle çocuğunuzun başarısızlığı da geçicidir.
Bu defa olmasa da gelecek defa başarılı olacaktır. Siz okumak için elinize gazeteden başka bir şey almıyorsanız, çocuğunuz büyürken bir kitapla ilgili tartışmaya tanık olmamışsa, sofranızda sadece artan fiyatlar, alınan ve satılanlar, kazanılan ve kazanılamayan paralar konuşuluyorsa, o zaman o da "başarı" konusunda sizi örnek almış demektir.
Ancak siz kendinizi birinci grupta değerlendirebilir ve buna rağmen çocuğunuzun başarısını yeterli görmeyebilirsiniz. Bu ender rastlanan bir durum değildir.
Bu durum pek çok ailenin başına gelmektedir. Çünkü bazı çocuklar hayat başarısını "okumak" ve eğitimin dışında görürler. Bunu da çocuğunuzun "seçimi" olarak görmeniz yerinde olur.
Bu noktada olgun insanın tanımını hatırlamakta yarar vardı
Kişisel Gelişim ve Rehberlik
- ETKİLİ VE VERİMLİ DERS ÇALIŞMA
- REHBERLİKTE ÖĞRENCİLERİ TANIMANIN ÖNEMİ
- HEDEFE VARMAK İÇİN KESİN VE KESKİN ÖNERİLER
- BAŞARIYA GÖTÜREN DAVRANIŞLAR NELERDİR?
- ÖĞRENME VE ANLAMA SÜRECİNDE ÖĞRENCİNİN SORUMLULUKLARI
- İYİ SORU SORABİLMENİN GÜCÜ
- Çatışma Anında Sergilenen Taktikler
- ÖĞRENME SÜRECİNDE GERİ TEPME
- VERİMLİ ETÜT TAKTİKLERİ
- İnsan beynini canlı tutmanın yöntemleri: 9 Taktik
- "Öğrenme Kaabiliyeti"nin Şifreleri
- Sınavlarda Rekabet: Öne geçme Taktikleri
- İnsanların duygularını etkileyebilmenin müthiş sırları
- Hafıza'yı Etkili Kullanabilmenin Yöntemleri
- Toplum Önünde Nasıl Rahat Davranırız?
- Konuşma sırasında "telaffuz etme" sorunları
- "Etkili Konuşma" Önerileri ve Diksiyon
- Sesi ve Ses Organlarını Geliştirme, Etkili Kullanabilme
- Planlı Konuşma Stratejisi
- İnsanları Düşünmeye Sevk Eden Konuşma Taktikleri
- "İkna Sanatı"nda Duyguları Etkileme Yaklaşımı
- Jest ve Mimiklerle Etkili İletişim
- Aile İçi Eğitim ve Problem Çözme Yöntemleri
- Sınavlara Hazırlanan Öğrencilerin Ailelerine Hayati Öneriler
- Öğrenci Velilerine Kritik Tavsiyeler
- Meslek Seçiminde Hatalı Veli Yönlendirmeleri
- İletişimde Kopukluğa Sebep Olan Faktörler
- A'dan Z'ye Ailenin Eğitimi
- MEB Aile El Kitabından Öneriler
- Anne Babalara Tavsiyeler...
- Bir Anne Baba Çocuğundan Ne Bekler?
- Aşırı Müdahaleciliğin Zararları
- Başarıyı Arttıran Aile Tutumları
- Okulda Başarılı Olmak İçin Öneriler
- Çocuklara Sorumluluk Duygusunu Kaybettiren Tavırlar
- Psikolojik Rahatlığın Başarıya Etkisi
- Beden Dili'ni Kullanarak Olumlu İzlenim Sağlama
- Ergenlik Döneminde Duygusal Yapı ve Nedenleri
- Ergenlik Döneminde Aile ile Yaşanan Sorunlar
- Ergenlik Çağı ve Ergenlik Döneminde Yaşanan Sorunlar
- Ergenlik Dönemi Psikolojisi
- Gençlerle Nasıl İletişim Kurulur?
- Gençlik Döneminde Kimlik Arayışı
- Çocuklarda "Okul Fobisi" ve Çözüm Önerileri
- Öğrenme Sürecinde "Pekiştirme"
- "Gözleyerek Öğrenme" Süreci
- Psikoterapi ne zaman gerekli olur?
- Sınava Hazırlıkta Rekabet Gücü'nü Kullanabilmek
- Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü
- Motivasyon Nedir? Niçin Gereklidir?
- Çocuk Yetiştirmede Hayati Değere Sahip Hususlar
- Sınav Öncesi ve Sınav Anında Ne Yapmalıyız?
- Psikoloji Ödevi: Zekâ ve Kişilik, Zekâ Türleri
- Ders Çalışmak Hakkında Bulunmaz Tavsiyeler
- LYS 'ye Özel Hazırlanma Taktiği
- Üstün Zekalı Çocuk Nasıl Farkedilir? Çocuğum Dahi mi?
- Dikkat Eksikliği ve Hiperaktif Olan Çocuklara Karşı Etkili Davranış Taktikleri
- Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Nedir? Çözüm Yolları Nelerdir?
- Çocuklarda Okuma Bozukluğu ve Psikolojik Tedavisi
- Hatırlamanın Altın Önerileri ve Unutmama Taktikleri
- Zekâ Nedir? Nasıl Sınıflandırılır?
- Bir Konuyu Nasıl Tamamen Kavrayabilirsiniz?
- Artikülasyon Bozukluğu Yaşayan Çocukların Eğitimi Nasıl Olmalıdır?
- Derste Dikkat Dağılmasının ve Kopmaların Çözümü Nedir?
- Konuşmakta Zorlanan Çocuklar İçin Bilimsel Öneriler
- İnsan Hafızasını ve Belleğini Nasıl Geliştirir?
- Liselilerde Yanlış Tercihler Akılalmaz Boyutlarda
- Özel Eğitim Öğretmenliği Beceri Öğretme Etkinliği
- Zihinsel Öğrenme Yetersizliği Olan Çocuklarda Toplumsal Uyum Becerileri Dersi
- Özel Eğitimde Öğretim Desenlenmesi
- "Zihin Engelinin Nedenleri" Araştırma Makalesi
- Özel Eğitimde "Kavram Öğretimi"
- Üstün Zekalı Çocukları Eğitim Metodları
- İç Başarı Nedir?, Başarıya Etkisi Ne Düzeydedir?
- Sınav Kaygısı Ölçeği ve Sınav Kaygısından Kurtulmak
- Çocuklarda Kardeş Kıskançlığı
- Hangi Bölümü Hayal Edip, Hangi Bölümleri Okuyoruz!
- Çok Özel LYS'ye Hazırlanma Taktikleri
- TEOG Tercihimi Nasıl Yapmalıyım?-1