Ergenlik Döneminde Duygusal Yapı ve Nedenleri
Ergenlik Döneminde Duygusal Yapı ve Nedenleri
Çocuğun Hayatında Önemli Bir dönem olan Ergenlik sürecini irdelersek kısaca şöyle anlatmamız gerekir.

Öncelikle duygusal yapıyı anlatmak uygun olacaktır.
Ergenin Duygusal Yapısı:
Ergenin duygusal dünyasında bazı çelişkiler dikkatimiz çeker.
Yalnızlıktan duyulan hazzın yanı sıra, bir guruba katılma özlemi, yetişkini hor görme ama ona dayanma;endişe ve umutsuzluğa karşın geleceğe coşku ile yöneliş, bu evrenin belirgin çelişkili duyguları arasında sayılabilir.
Ergenin duygusal tepkilerini etkileyen başlıca faktörler ; Sağlık durumu, zeka düzeyi, cinsiyet, okul başarısı ve sosyal kabul düzeyidir.
Özellikle sağlık koşulu ile duygusal tepkiler arasında önemli bir ilişki vardır.
Kötü sağlık koşulları bünyeyi aşırı duygusal kılabilir.
Çevrenin istediği biçimde ve duygularını gizlemek için ergen içine kapanır.
Ergenin kontrol altında tuttuğu duyguları, çoğunlukla sosyal gurup tarafından korku, öfke ve kıskançlık gibi duygulardır.
Ergenlikte çok görülen sertlik ve kabalık gibi davranış biçimlerinin ardında, diğer insanlara duyulan ilgi azlığı ve sadece kendi düşünce ve fikirleriyle ilgilenme gibi nedenler bulunmaktadır.
Karamsarlık, gerçek ile ilgili çalışmalar, kişisel üzüntü ve şüphelerin sonucunda meydana gelir.
Güvensizlik duygusu ve çevrenin taktirini kazanma arzusu, gencin başarısızlıklarını incelemesine yol açar ki bunun sonucunda da genç kendini yetersiz bulduğu inancı içine çekilebilir.
İşte bu tür farklı etkenler gencin duygusal dünyasında dengesizliklere neden olurlar. Örneğin, bir gün önce çok neşeli görünen genç , diğer bir gün üzüntülü ve içine kapanık olabilir.
Öfke, ilk çocuklukta hep oyuncaklarla ilgili yada güncel olaylarla ilgili çatışmalardan doğarken, ergenlik döneminde öfkenin nedenlerinin başında sosyal etkenlerin geldiği görülür.
Ergen böyle bir ortamına , kendini rahatsız eden yada kendine saçma olan nedenler yüzünden girer.
Birçok araştırıcı , ergenlik döneminde yüksek bir duygusallık görüldüğü fikrinde birleşir.
Bu dönemde duygular şiddet kazandığı görülür. Ergenin tüm yaşamına etkili olur. Küçük bir kırıklı ergenin yakın çevresindeki ilişkilerini doğrudan etkiler.
Ergenlik dönemi, utangaçlık duygusunun (eleştiriye yol açacak bir biçimde) ve dikkati çekme korkusunun yoğun olarak görüldüğü dönemdir. Bu evrede küçük kusurlar son derece büyütülür. Ve bunlar kişinin tüm bilincini kaplar.
Ergenlik Dönemindeki Yüksek Duygusallığın Nedenleri
Her yaşta uyum, duygusal gerginliği de beraberinde getirir. Çünkü yeni durumlara uyum, hem zihinsel hem de hareketle ilgili davranışlarda bir değişikliği gerektirir. Ergen çocukluk dönemindeki alışkanlık ve fikirlerinim artık kendisi için yetersiz olduğunu görür. Duygusal gerginlik yerleşmiş olan bu alışkanlıkların yerlerine yenilerinin kazanılması sonucunda ortaya çıkar.
Çevresel ve toplumsal faktörler ergende güvensizlik duygusu yaratır ki bu da duygusallığa neden olur.
Aile içindeki duygusal ve sosyal etkileşim açısından başarılı bir çocukluk dönemi geçiren birey, ergenlik dönemi sorunlarını daha kolaylıkla çözebilir. Çocuklu yıllarında çocuklarıyla arkadaşça bir diyalog kurmayı başaran anne-babalar,bu diyalogu ergenlik yıllarında da sürdürmekle genç için gerekli olan rehberlik işlevini yerine getirmiş olurlar.
Çocuğun Hayatında Önemli Bir dönem olan Ergenlik sürecini irdelersek kısaca şöyle anlatmamız gerekir.

Öncelikle duygusal yapıyı anlatmak uygun olacaktır.
Ergenin Duygusal Yapısı:
Ergenin duygusal dünyasında bazı çelişkiler dikkatimiz çeker.
Yalnızlıktan duyulan hazzın yanı sıra, bir guruba katılma özlemi, yetişkini hor görme ama ona dayanma;endişe ve umutsuzluğa karşın geleceğe coşku ile yöneliş, bu evrenin belirgin çelişkili duyguları arasında sayılabilir.
Ergenin duygusal tepkilerini etkileyen başlıca faktörler ; Sağlık durumu, zeka düzeyi, cinsiyet, okul başarısı ve sosyal kabul düzeyidir.
Özellikle sağlık koşulu ile duygusal tepkiler arasında önemli bir ilişki vardır.
Kötü sağlık koşulları bünyeyi aşırı duygusal kılabilir.
Çevrenin istediği biçimde ve duygularını gizlemek için ergen içine kapanır.
Ergenin kontrol altında tuttuğu duyguları, çoğunlukla sosyal gurup tarafından korku, öfke ve kıskançlık gibi duygulardır.
Ergenlikte çok görülen sertlik ve kabalık gibi davranış biçimlerinin ardında, diğer insanlara duyulan ilgi azlığı ve sadece kendi düşünce ve fikirleriyle ilgilenme gibi nedenler bulunmaktadır.
Karamsarlık, gerçek ile ilgili çalışmalar, kişisel üzüntü ve şüphelerin sonucunda meydana gelir.
Güvensizlik duygusu ve çevrenin taktirini kazanma arzusu, gencin başarısızlıklarını incelemesine yol açar ki bunun sonucunda da genç kendini yetersiz bulduğu inancı içine çekilebilir.
İşte bu tür farklı etkenler gencin duygusal dünyasında dengesizliklere neden olurlar. Örneğin, bir gün önce çok neşeli görünen genç , diğer bir gün üzüntülü ve içine kapanık olabilir.
Öfke, ilk çocuklukta hep oyuncaklarla ilgili yada güncel olaylarla ilgili çatışmalardan doğarken, ergenlik döneminde öfkenin nedenlerinin başında sosyal etkenlerin geldiği görülür.
Ergen böyle bir ortamına , kendini rahatsız eden yada kendine saçma olan nedenler yüzünden girer.
Birçok araştırıcı , ergenlik döneminde yüksek bir duygusallık görüldüğü fikrinde birleşir.
Bu dönemde duygular şiddet kazandığı görülür. Ergenin tüm yaşamına etkili olur. Küçük bir kırıklı ergenin yakın çevresindeki ilişkilerini doğrudan etkiler.
Ergenlik dönemi, utangaçlık duygusunun (eleştiriye yol açacak bir biçimde) ve dikkati çekme korkusunun yoğun olarak görüldüğü dönemdir. Bu evrede küçük kusurlar son derece büyütülür. Ve bunlar kişinin tüm bilincini kaplar.
Ergenlik Dönemindeki Yüksek Duygusallığın Nedenleri
Her yaşta uyum, duygusal gerginliği de beraberinde getirir. Çünkü yeni durumlara uyum, hem zihinsel hem de hareketle ilgili davranışlarda bir değişikliği gerektirir. Ergen çocukluk dönemindeki alışkanlık ve fikirlerinim artık kendisi için yetersiz olduğunu görür. Duygusal gerginlik yerleşmiş olan bu alışkanlıkların yerlerine yenilerinin kazanılması sonucunda ortaya çıkar.
Çevresel ve toplumsal faktörler ergende güvensizlik duygusu yaratır ki bu da duygusallığa neden olur.
Aile içindeki duygusal ve sosyal etkileşim açısından başarılı bir çocukluk dönemi geçiren birey, ergenlik dönemi sorunlarını daha kolaylıkla çözebilir. Çocuklu yıllarında çocuklarıyla arkadaşça bir diyalog kurmayı başaran anne-babalar,bu diyalogu ergenlik yıllarında da sürdürmekle genç için gerekli olan rehberlik işlevini yerine getirmiş olurlar.
Kişisel Gelişim ve Rehberlik
- "Etkili Konuşma" Önerileri ve Diksiyon
- "Gözleyerek Öğrenme" Süreci
- "İkna Sanatı"nda Duyguları Etkileme Yaklaşımı
- "Öğrenme Kaabiliyeti"nin Şifreleri
- "Zihin Engelinin Nedenleri" Araştırma Makalesi
- A'dan Z'ye Ailenin Eğitimi
- Aile İçi Eğitim ve Problem Çözme Yöntemleri
- Anne Babalara Tavsiyeler...
- Artikülasyon Bozukluğu Yaşayan Çocukların Eğitimi Nasıl Olmalıdır?
- Aşırı Müdahaleciliğin Zararları
- BAŞARIYA GÖTÜREN DAVRANIŞLAR NELERDİR?
- Başarıyı Arttıran Aile Tutumları
- Beden Dili'ni Kullanarak Olumlu İzlenim Sağlama
- Bir Anne Baba Çocuğundan Ne Bekler?
- Bir Konuyu Nasıl Tamamen Kavrayabilirsiniz?
- Çatışma Anında Sergilenen Taktikler
- Çocuk Yetiştirmede Hayati Değere Sahip Hususlar
- Çocuklara Sorumluluk Duygusunu Kaybettiren Tavırlar
- Çocuklarda "Okul Fobisi" ve Çözüm Önerileri
- Çocuklarda Kardeş Kıskançlığı
- Çocuklarda Okuma Bozukluğu ve Psikolojik Tedavisi
- Çok Özel LYS'ye Hazırlanma Taktikleri
- Ders Çalışmak Hakkında Bulunmaz Tavsiyeler
- Derste Dikkat Dağılmasının ve Kopmaların Çözümü Nedir?
- Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Nedir? Çözüm Yolları Nelerdir?
- Dikkat Eksikliği ve Hiperaktif Olan Çocuklara Karşı Etkili Davranış Taktikleri
- Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü
- Ergenlik Çağı ve Ergenlik Döneminde Yaşanan Sorunlar
- Ergenlik Dönemi Psikolojisi
- Ergenlik Döneminde Aile ile Yaşanan Sorunlar