Gribe karşı Adaçayı
Kışın gribin kendini hissettirmesiyle insanlar bitkilerle çareler aramaya başlarlar.
Ancak doğada bulunan birçok bitki hastalıkların tedavisinde destek olabilmektedir.
Bu yararlı bitkilerden en önemli biri de Adaçayı’dır.
Özellikle bitkinin içerdiği uçucu bileşenlerin ağız ve boğazda yerleşen enfeksiyon ve iltihaplarda (farenjit, jinjivit gibi) yararlı olduğu bilinmektedir.
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, Almanya’da yapılan bir bilimsel klinik çalışmada, boğaz ağrısı (akut viral farenjit) şikayetiyle hastaneye başvuran 286 kişiye üç gün süre ile gargara olarak adaçayı spreyi uygulandığını ve hastalarda boğaz ağrısı şikayetinde azalmanın görüldüğünü belirtiyor.
Yeşilada, çok yeni yayımlanan bir diğer klinik çalışmada ise, adaçayının ekinezya ile birlikte gargara şeklinde uygulandığında dezenfektan gargaradan daha etkili olduğu sözlerine ekleyerek şunları söyledi: “İsviçre’de hastanelere son üç gün içerisinde boğaz ağrısı şikayeti ile hastaneye başvuran 155 gönüllü üzerinde yürütülen bu çalışmada, bileşiminde ekinezya ve adaçayı içeren gargaranın beş gün süreyle günde 10 defa kullanılması ile üçüncü günden başlayarak etkili olduğu gözlenmiş.
Deneyde paralel olarak bir başka grup hastada yürütülen çalışmada iki saat arayla ağıza uygulanan bir dezenfektan çözeltisinden daha yüksek etki bulunmuş.
Bu dikkat çekici bir sonuç. Çünkü kuvvetli dezenfektan özelliğini bildiğimiz ve bazı yan etkileri bulunduğunu bile bile kullanmak zorunda kaldığımız klorhekzidinden bile daha etkili olduğunu belirtiyor.
Adaçayının bakteri ve virüsler üzerinde etkisini ortaya koyan çalışmalar bunlarla sınırlı değildir.
Adaçayı yaprağı özütü ve ravent kökü özütü ile hazırlanan kremin bir başka virüs tipi olan ve dudaklarda uçuk enfeksiyonu etkeni üzerinde de etkili olduğu tespit edilmiş.
Etkisinin virüs üzerinde etkisi bilinen bir ilaç olan asiklovir kadar kuvvetli olduğu bildiriliyor.
Ülkemizde henüz gargara şeklinde hazırlanmış bir ürün bulunmadığından yoğun derişimli çay hazırlayarak uygulamanız mümkün.
Tıbbi adaçayı olduğunu bildiğimiz ve kalitesine güvenilir adaçayını satın alıp (poşet ise 2-3 adedini) kapaklı bir büyük fincana (150 ml) koyun.
Taze kaynatılmış içme suyunu yaklaşık 80 dereceye gelinceye kadar bekletin ve bardağa dökün. Bardağın üzerini kapatıp 10-15 dakika bekletin. Boğazınızın dayanabileceği bir sıcaklığa gelince, şeker ilave etmeden ağzınıza alıp gargara yapabilirsiniz.
Ülkemizde zengin bir adaçayı çeşitliliği görülüyor; doksan kadar farklı türü doğal olarak yetişiyor.
Halk arasında “adaçayı” haricinde farklı isimler ile de biliniyor; şalba, çalba, karaot, kutnu gibi...
Özellikle üç yapraklı tipi (elma adaçayı; Salvia triloba) ülkemizin değerli bir ihraç ürünü.
Ancak sağlık için yararlı özellikleri öne çıkan türü olan “tıbbi adaçayı” (Salvia officinalis) ülkemizde doğal olarak yetişmiyor.
Bu nedenle, adaçayı için yabancı kaynaklarda belirtilen yararları ülkemizde bulunan diğer türlerden de aynı ölçüde beklememek gerekiyor.
Piyasada paketlenmiş halde (süzen ambalajlı) pazarlanan adaçaylarından sadece bir kısmı tıbbi adaçayıyla hazırlanıyor.
Bu firmalar adaçayını yurtdışındaki bazı büyük firmalardan sağlıyor. Dolayısıyla adaçayı satın alırken bu hususu gözönünde bulundurmakta yarar var.
Ancak doğada bulunan birçok bitki hastalıkların tedavisinde destek olabilmektedir.
Bu yararlı bitkilerden en önemli biri de Adaçayı’dır.
Özellikle bitkinin içerdiği uçucu bileşenlerin ağız ve boğazda yerleşen enfeksiyon ve iltihaplarda (farenjit, jinjivit gibi) yararlı olduğu bilinmektedir.
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, Almanya’da yapılan bir bilimsel klinik çalışmada, boğaz ağrısı (akut viral farenjit) şikayetiyle hastaneye başvuran 286 kişiye üç gün süre ile gargara olarak adaçayı spreyi uygulandığını ve hastalarda boğaz ağrısı şikayetinde azalmanın görüldüğünü belirtiyor.
Yeşilada, çok yeni yayımlanan bir diğer klinik çalışmada ise, adaçayının ekinezya ile birlikte gargara şeklinde uygulandığında dezenfektan gargaradan daha etkili olduğu sözlerine ekleyerek şunları söyledi: “İsviçre’de hastanelere son üç gün içerisinde boğaz ağrısı şikayeti ile hastaneye başvuran 155 gönüllü üzerinde yürütülen bu çalışmada, bileşiminde ekinezya ve adaçayı içeren gargaranın beş gün süreyle günde 10 defa kullanılması ile üçüncü günden başlayarak etkili olduğu gözlenmiş.
Deneyde paralel olarak bir başka grup hastada yürütülen çalışmada iki saat arayla ağıza uygulanan bir dezenfektan çözeltisinden daha yüksek etki bulunmuş.
Bu dikkat çekici bir sonuç. Çünkü kuvvetli dezenfektan özelliğini bildiğimiz ve bazı yan etkileri bulunduğunu bile bile kullanmak zorunda kaldığımız klorhekzidinden bile daha etkili olduğunu belirtiyor.
Adaçayının bakteri ve virüsler üzerinde etkisini ortaya koyan çalışmalar bunlarla sınırlı değildir.
Adaçayı yaprağı özütü ve ravent kökü özütü ile hazırlanan kremin bir başka virüs tipi olan ve dudaklarda uçuk enfeksiyonu etkeni üzerinde de etkili olduğu tespit edilmiş.
Etkisinin virüs üzerinde etkisi bilinen bir ilaç olan asiklovir kadar kuvvetli olduğu bildiriliyor.
Ülkemizde henüz gargara şeklinde hazırlanmış bir ürün bulunmadığından yoğun derişimli çay hazırlayarak uygulamanız mümkün.
Tıbbi adaçayı olduğunu bildiğimiz ve kalitesine güvenilir adaçayını satın alıp (poşet ise 2-3 adedini) kapaklı bir büyük fincana (150 ml) koyun.
Taze kaynatılmış içme suyunu yaklaşık 80 dereceye gelinceye kadar bekletin ve bardağa dökün. Bardağın üzerini kapatıp 10-15 dakika bekletin. Boğazınızın dayanabileceği bir sıcaklığa gelince, şeker ilave etmeden ağzınıza alıp gargara yapabilirsiniz.
Ülkemizde zengin bir adaçayı çeşitliliği görülüyor; doksan kadar farklı türü doğal olarak yetişiyor.
Halk arasında “adaçayı” haricinde farklı isimler ile de biliniyor; şalba, çalba, karaot, kutnu gibi...
Özellikle üç yapraklı tipi (elma adaçayı; Salvia triloba) ülkemizin değerli bir ihraç ürünü.
Ancak sağlık için yararlı özellikleri öne çıkan türü olan “tıbbi adaçayı” (Salvia officinalis) ülkemizde doğal olarak yetişmiyor.
Bu nedenle, adaçayı için yabancı kaynaklarda belirtilen yararları ülkemizde bulunan diğer türlerden de aynı ölçüde beklememek gerekiyor.
Piyasada paketlenmiş halde (süzen ambalajlı) pazarlanan adaçaylarından sadece bir kısmı tıbbi adaçayıyla hazırlanıyor.
Bu firmalar adaçayını yurtdışındaki bazı büyük firmalardan sağlıyor. Dolayısıyla adaçayı satın alırken bu hususu gözönünde bulundurmakta yarar var.
Sağlık
- 9. Sınıf Sağlık 1. Dönem 2. Yazılı Soruları ve Cevapları
- 9. Sınıf Sağlık Bilgisi 2. Dönem 1. Yazılı Soruları
- Aile Hekimliği Hakkında Merak Ettiklerimiz
- Akdeniz Ateşi Hastalığı
- Aspirin'in Yeni Faydaları Tespit Edildi
- Bahar Yorgunluğu'na Karşı Hazırlıklı Olmalıyız
- Bebekler İçin Şifalı Meyveler
- BESLEYİCİ VE GÜÇ KAZANDIRAN BESİNLER
- Beyin Felcinin Çeşitleri
- Beyin Felcinin Önlenmesi İçin Ne Yapılmalıdır?
- Beyin Felcinin Tedavisi Nasıl Yapılır?
- Beyni Durduran Alet: "Televizyon" ve Zararları
- Biyolojik Saati Etkili Kullanmanın Yolu
- Cep Telefonlarının Sakıncaları, Saymakla Bitmiyor
- Cep Telefonu Delirtiyor mu?
- Civa Zehirlenmesi, Bulguları ve Tedavisi
- Çocuklar İçin Yaz Hastalıkları Tehlikesi
- Çörekotu'nun Olağanüstü Şifası Bilimsel Olarak da Keşfedildi
- Dizanteri Hastalığı ve Belirtileri
- Dünya Sağlık Günü 7 Nisan ve Sağlık Hakkında Genel Bilgiler
- Ekmekte Kepek Oranı Arttı, Tuz Oranı Azaldı.
- En Faydalı Yaz Gıdaları
- En Sık Yaptığımız Beslenme Hataları
- Engelli ve Yaşlı Bakım Hizmet Kalitesi Standartları
- Fazla Ekmeğin Tüylendirdiği Tespit Edildi- "Karbonhidrat Fazlalığı"
- Fıtığın Temel Sebebi Stres
- Gıda Zehirlenmesi, Belirtileri ve Türleri
- Gribe karşı Adaçayı
- Hasta Hakları (Kısaca Derlenmiş Temel Haklar)
- Hasta Hakları Yönetmeliği (Resmi Mevzuat)