Hazır | Konular | Kitaplar

Sahur Yemeğinde Dengeyi ve Ölçüyü Kaçırmamalıyız

Sahur Yemeğinde Dengeyi ve Ölçüyü Kaçırmamalıyız

Yazın en sıcak günlerine rastgelen bu mübarek Ramazan ayında sahurda yediklerimize azami dikkat etmemiz gerekiyor.


Sıcak, susuzluk ve kilo alma risklerinin bir arada tehlike oluşturmaması için sahur yemeklerinde özenli olmak gerekiyor.

Ramazan’da beslenme ile ilgili önerilerde bulunan diyetisyen Esma Birkol, düzenli beslenmeyi devam ettirebilmek ve uzun saatler aç kalmanın yol açtığı sağlık problemlerine karşı koymak için mutlaka sahura kalkılması gerektiğini vurguladı.

Formda kalmak ve sağlıklı beslenme düzenini bozmamak için sahurda ağır yiyecekler tüketilmemesi gerektiğini söyleyen Birkol, “Gece metabolizmamız yavaşladığı için ağır yemekler tercih edersek yağlanma hızını artırmış oluruz.

Bu da kilo alma riskini artırır. Bu nedenle sahurda protein içerikli besinler tercih etmeliyiz.

Süt, yoğur, peynir, yumurta gibi besinler acıkmayı geciktirecek ve uzun süreli tokluk hissi verecektir.

Yine sahur öğününde meyve sebze ilavesi yapabiliriz, domates, salatalık maydanoz gibi.

Bunun yanı sıra meyve kompostoları ve kepekli ekmeği tercih edebiliriz” dedi.

Susuzluk hissinin aza indirilmesi için tuzlu besinler ve uyarıcı etkisi de bulunan çay ve kahve gibi içeceklerden uzak durulması gerektiğine dikkat çeken Birkol, bu tür içeceklerin özellikle sahurdan sonra uykusuzluk hissini artırıp gün boyu yorgunluğa neden olacağını belirtti.

Birkol, uzun süre aç kalmanın kan şekerini düşüreceğinin ve iftarda fazla yemeye neden olabileceğinin akıldan çıkarılmaması gerektiğinin de altını çizdi.

Birkol “İftarda da hafif ürünleri tercih etmeliyiz. Az yağlı, posa içeriği yüksek besinleri tercih etmeliyiz. İftarı iki öğüne ayırmalıyız.

İlk önce bir hurmayla kan şekerimizi düzenleyebiliriz. Çorba gibi hafif yiyeceklerle ilk öğünü geçirip ikinci öğünde ise beyaz et ve zeytinyağlı sebze yemekleri tüketebiliriz.

Bol salata ve tahıllı ekmek tercih edebiliriz” diye konuştu. Birkol, yemeklerden sonra çay ve kahvenin yerine yeşil çay, rezene gibi bitki çaylarının tüketilmesi gerektiğini söyledi.

Unlu ve şerbetli tatlılardan uzak durulması gerektiğini de belirten Birkol, tatlı tercihinin sütlü tatlılar ya da meyveden yana kullanılması önerisinde bulundu.

Birkol, bunun yanı sıra iftar ve sahur aralığında günlük 2 buçuk litre suyun tüketilmesi gerektiğini belirtti.

Ramazan’da da diyete devam edilebileceğini dile getiren Birkol, “Fiziki aktiviteyi de artırmak gerekir çünkü yemek iki öğüne indirildiği için metabolizma yavaşlar.

Ramazan’da diyet yapılabilir ya da yapılan bir diyet varsa devam edilebilir. Öğünler sahur ve iftar arasında paylaştırılabilir” ifadelerini kullandı.